Arabuluculuk Sonucunda Yapılan Milletlerarası Sulh Anlaşmaları Hakkında Birleşmiş Milletler Konvansiyonu’nun (“Singapur Konvansiyonu/Konvansiyon”) Onaylanması Hakkında Karar (“Karar”), 22 Nisan 2021 tarihli ve 31462 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Karar ile beraber, Konvansiyon’a ilişkin iç hukuk onay süreci tamamlanmış olup; Türkiye’nin onayı, 22 Ekim 2021 tarihine kadar Birleşmiş Milletler’in New York’ta bulunan merkezine tevdii edilecektir.
Singapur Konvansiyonu’nun Önemi Nedir?
Konvansiyon arabuluculuk sonucunda imzalanan uluslararası
sulh anlaşmalarının icra edilebilirliğini düzenlemektedir. Konvansiyon’un yürürlüğe girmesiyle birlikte arabuluculuk sonucunda yapılan sulh anlaşmalarının uluslararası anlamda icrası mümkün olacaktır.
Konvansiyon’un Kapsamı
Konvansiyon; (i) arabuluculuk süreci sonucunda oluşmuş, (ii) uluslararası nitelikte, (iii) yazılı ve (iv) ticari bir uyuşmazlığa ilişkin anlaşmalara uygulanmaktadır.
Konvansiyon aşağıdaki hallerde uygulanmamaktadır;
-
Taraflardan birinin tüketici sıfatıyla şahsı, ailesi veya evi için yaptığı işlemlerden kaynaklanan uyuşmazlıklara ilişkin sulh anlaşmaları,
-
Aile, miras ve iş hukuku uyuşmazlıklarına ilişkin sulh anlaşmaları,
-
Mahkemece tasdik edilen veya mahkeme yargılaması sırasında yapılan ve mahkemenin bulunduğu devlette mahkeme kararı olarak yerine getirilen sulh anlaşmaları, ve
-
Hakem kararı olarak kaydedilen ve yerine getirilen sulh anlaşmaları.
Bununla birlikte,
arabuluculuk sürecinin veya sulh anlaşmasının belirli bir ülkenin iç hukukuna uygun olmaması sulh anlaşmasının icrasında önemli olmayacaktır.
Örnek olarak, Türkiye’de lisansı olmayan bir kişi tarafından gerçekleştirilmiş olması sebebiyle arabuluculuk faaliyeti veya sulh anlaşması -Konvansiyon’da belirtilen diğer şartları taşıyorsa- geçersiz sayılmayacaktır.
Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu (“
HUAK”) kapsamında yapılan bir arabuluculuk neticesinde varılan sulh anlaşmaları HUAK md. 18 uyarınca
ilam niteliğinde sayılmaları sebebiyle Konvansiyon’un kapsamı dışında sayılacaktır.
Sulh Anlaşmasının İcrasına İlişkin Şartlar
Konvansiyon uyarınca sulh anlaşmasına dayanmak isteyen taraf, hukuki yollara başvurduğu diğer Akit Devletin yetkili makamına aşağıdaki belgeleri ibraz edecektir:
-
Taraflarca imza altına alınan anlaşma,
-
Anlaşmanın arabuluculuk süreci sonucunda oluştuğunu gösteren kanıtlar,
-
Sulh anlaşmasının ilgili ülkenin resmi dilinden başka bir dilde olması ve ilgili ülkenin talebi halinde anlaşmanın tercümesi, ve
-
Konvansiyon’da öngörülen şartların yerine getirilmiş olduğuna dair yetkili makam tarafından talep edilebilecek diğer belgeler.
İcra Edilebilirlik Talebinin Reddi Sebepleri
Konvansiyon kapsamında düzenlenen red sebepleri aşağıdaki gibidir;
-
Tarafların ehliyetsizliği,
-
Sulh anlaşmasının hükümsüzlüğü, etkisizliği, uygulama kapasitesinden yolsun olması, bağlayıcı veya nihai olmaması veyahut sonradan değiştirilmesi,
-
İcra edilebilirlik kararı verilmesinin anlaşma hükümlerine aykırı olması,
-
Arabulucunun arabulucu veya arabuluculuk süreci için öngörülen standartlara aykırı davranışı,
-
Arabulucunun tarafsızlığını ve bağımsızlığını zedeleyen durumları taraflara bildirmemesi,
-
İcra edilebilirlik kararının kamu düzenine aykırı olması,
-
Uyuşmazlık konusunun arabuluculuk yöntemi ile çözülmeye elverişli olmaması.
Sonuç
Konvansiyon’un ticari uyuşmazlıklar kapsamında, arabuluculuk sonucunda imzalanan sulh anlaşmalarının, taraf ülkelerde onaylayan bir
mahkeme veya hakem kararına gerek kalmaksızın icrasına olanak sağlayarak
ticari uyuşmazlıkların hızlı ve dostane bir şekilde çözülmesine ve uluslararası ticaretin gelişmesine katkıda bulunacağı düşünülmektedir.
Konvansiyon’un onaylanması, ülkemizin son yıllarda
arabuluculuk alanında kaydettiği önemli gelişmelere uluslararası bir boyut kazandırmış olup
Konvansiyon’a taraf ülke konumuna gelen Türkiye, iş dünyası için hukuki güvenliği güçlendirmiş ve yabancı yatırımcılar için daha cazip bir ülke haline gelmiş ve Konvansiyon ile yerli yatırımcılar da taraf olan diğer ülkelerde güvence altında yatırım yapma imkânı bulmuştur.
Konvansiyonun hem taraflarca hem de
arabulucu tarafından, belirli şartların sağlanması halinde elektronik imza ile imzalanmasına imkân tanıması da özellikle tele-konferans modelinin çokça yaygınlaştığı bu dönemde, uygulama yönünden büyük kolaylık sağlamaktadır.
Karar’ın ve Konvansiyon’un tam metnine
buradan ve imza devletlerinin listesine
buradan ulaşabilirsiniz.