Önerilen Aramalar

Tüketici Uyuşmazlıklarına Yeni Getirilen Arabuluculuk Düzenlemesi

28.07.2020

Tüm Haberler
28 Temmuz 2020 tarihli ve 31199 Sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan ve aynı tarihte yürürlüğe giren 7251 Sayılı “Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun (“Kanun”)” ile tüketici uyuşmazlıkları da zorunlu arabuluculuk uygulaması kapsamına alınmıştır.
Yapılan bu değişiklikle, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun (“TKHK”)’a 73/A Maddesi eklenerek, Tüketici Mahkemelerinde görülen ve parasal sınır olarak 10.390 TL ve üzerindeki uyuşmazlıklar (2020 yılı için) veya konusu para ile belirlenemeyen uyuşmazlıklarda dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı haline getirilmiştir. İlgili madde uyarınca bazı uyuşmazlıklar dava şartı arabuluculuk kapsamı dışında bırakılmış olup, bu uyuşmazlıklar;
  • Tüketici hakem heyetinin görevi kapsamında olan uyuşmazlıklar,
  • Tüketici hakem heyeti kararlarına yapılan itirazlar,
  • 73 üncü maddenin altıncı fıkrasında belirtilen davalar (genel olarak tüketicileri ilgilendiren ve TKHK’na aykırı bir durumun doğma tehlikesi olan hâllerde bunun önlenmesine veya durdurulmasına ilişkin ihtiyati tedbir kararı alınması veya hukuka aykırı durumun tespiti, önlenmesi veya durdurulması amacıyla açılan davalar),
  • 74 üncü maddede belirtilen davalar (satışa sunulan bir seri malın ayıplı olduğunun tespiti, üretiminin veya satışının durdurulması, ayıbın ortadan kaldırılması ve satış amacıyla elinde bulunduranlardan toplatılması amacıyla açılan davalar),
  • Tüketici işlemi mahiyetinde olan ve taşınmazın aynından doğan uyuşmazlıklar
olarak sınırlandırılmıştır.

Ayrıca, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu'nun 18/A/11. Fıkrası uyarınca, dava şartı olan arabuluculukta taraflardan birinin geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılmaması sebebiyle arabuluculuk faaliyetinin sona ermesi durumunda toplantıya katılmayan taraf, yargılama giderinin tamamından sorumlu tutulurken ve bu taraf lehine vekâlet ücreti hükmedilmezken; Kanun’un 73/A maddesinin 2. Fıkrası ile yapılan başka bir değişiklikle bu maddenin tüketici aleyhine uygulanamayacağı kararlaştırılmıştır. Bir başka ifadeyle, tüketici geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılım göstermese bile arabuluculuk faaliyetinin sonunda yargılama giderinden sorumlu tutulmayacak ve vekalet ücretine hak kazanabilecektir.

Kanun’un 73/A maddesinin 3. Fıkrası uyarınca arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya tarafların anlaşmaları ya da anlaşamamaları hâlinde tüketicinin ödemesi gereken arabuluculuk ücretinin Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanacağı hüküm altına alınmıştır. Ancak belirtilen hâllerde arabuluculuk ücretinin, Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesinin eki Arabuluculuk Ücret Tarifesinin Birinci Kısmına göre iki saatlik ücret tutarını geçemeyeceği de Kanun uyarınca düzenlenen bir diğer husustur.

Ek olarak, TKHK’na eklenen Geçiçi Madde 2 ile dava şartı arabuluculuğa ilişkin hükümlerin yürürlüğe girdiği tarih itibariyle ilk derece mahkemeleri ve bölge adliye mahkemeleri ile Yargıtayda görülmekte olan davalar hakkında uygulanmayacağı düzenlenmiş olup; böylece derdest davalar zorunlu arabuluculuk kapsamı dışında bırakılmıştır.

Kanun’un tam metnine ulaşmak için lütfen tıklayınız.

Göktürk Şahin, Kıdemli Avukat
Deniz Kocaer, Avukat
Hüsna Orakçıoğlu, Stajyer Avukat

Diğer Haberler