Kaynağını İsviçre Federal İcra ve İflas Kanunu’ndan alan ve yürürlüğe girdiği 1932 yılından beri metninde birçok kez değişiklikler yapılan 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nda Türkiye’de toplumsal ihtiyaçların değişmesi ve genel ekonomide meydana gelen gelişmeler sebebiyle, mali yönden güçlük yaşayan şirketlerin faaliyetlerinin devam etmesi bir başka deyişle iflas etmelerinin önüne geçilmesi amacıyla bazı kurtuluş çarelerine yer verilmişti. Bunlara örnek olarak “mal varlığının terki suretiyle konkordato”, “iflasın ertelenmesi” ve “uzlaşma yoluyla yeniden yapılandırma” verilebilir. Her ne kadar kanunda birden fazla kurum yer alsa da, özellikle “iflasın ertelenmesi” dışındaki kurumların işleyişine ilişkin maddelerin süre ve usul bakımından uygulanmasında yaşanan zorluklar sebebiyle ticari anlamda güç durumda olan tacirler son yıllarda sadece “iflasın ertelenmesi” kurumuna başvurmakta idi. Bu kurum yıllar geçtikçe amacından sapmış ve erteleme talep eden tacirin mali durumunu iyileştirmekten çok, alacaklıların alacaklarına kavuşmasına engel olan ya da sürüncemede bırakan bir kurum haline gelmiştir.
Yazımızın konusunu oluşturan konkordato kurumunun da yukarıda da belirtildiği üzere, uzun yıllardır İcra ve İflas Kanunu’muzda yer almasına rağmen hem madde metinlerinin süre ve usul bakımından uygulanmaya elverişli olmaması hem de tacirlerin daha çok iflasın ertelenmesi kurumunu tercih etmesi sebebiyle uygulamasına çok az rastlanan bir kurum olduğu belirtilmelidir.
15.03.2018 tarihli Resmi Gazete’ de yayınlanan “İcra Ve İflâs Kanunu Ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” ile iflas erteleme prosedürü kaldırılmış olup iflas ertelemenin yerine tercih edilmesi amaçlanan ve bu şekilde ilgili madde metinleri yeniden düzenlenen konkordato, günümüz ticari hayatında borçluların başvurabileceği ve borçlunun borçlarını yeniden yapılandırması vasıtasıyla iflasların önüne geçilmesi, alacaklıların belli bir vadede alacağına kavuşmasını amaçlayan bir müessese olarak tekrar karşımıza çıkmaktadır.
Konkordato ticari durumu sarsılmış olan borçluların, alacaklılarla yaptığı ve alacaklıların alacaklarını belli bir plan ve düzene göre ödenmesine dair vardıkları mutabakata verilen isimdir.
Borcun vadelenmesi ticari hayatın kesintiye uğramaması için önem arz ettiğinden, konkordato ile borçlunun borçlarını yeniden yapılandırması vasıtasıyla iflasların önüne geçilmesi ve alacaklıların belli bir vadede alacağına kavuşması amaçlanmaktadır.
Konkordato, iflas ertelemenin aksine bir kurtarma operasyonu olduğundan iflas erteleme süreciyle konkordato arasında önemli farklar bulunmaktadır. Yeni düzenleme ile yapılan bazı değişiklikler aşağıda sıralanmıştır:
-
Mevcut konkordato işlemlerine ilişkin süreler yeni kanun ile kısaltılmıştır.
-
İcra ve İflas Kanunu ile beraber Türk Ticaret Kanunu’nun 377.maddesinde de düzenlenmiş olan iflas ertelemenin sadece sermaye şirketlerini kapsaması sonucunda dar bir uygulama alanı olması bir dezavantajken, konkordato ile bu alan genişletilmiştir. İflasa tabi olup olmaması fark etmeksizin bir başka deyişle tacir olup olmamasına bakılmaksızın herkes, şartları oluştuğunda konkordato ilan edebilecektir.
-
Konkordato işlemlerinde görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemeleri olarak değiştirilmiştir.
Kimler Konkordato Talebinde Bulunabilir?
-
Borçlu: borçlarını vadesi geldiği halde ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi bulunan her borçlu konkordato talebinde bulunabilecektir.
Önceki iflas erteleme kurumundan farklı olarak hem sermaye şirketleri, hem şahıs şirketleri, hem de gerçek kişiler bu talepte bulunabilecektir.
-
Alacaklı: Borçlunun iflasına karar verilmesi talebinde bulunabilecek her alacaklı, borçlu hakkında konkordato kararı verilmesi talebinde de bulunabilir. Alacaklı, alacağı vadeli ise alacağının vadesi gelinceye kadarki süre içerisinde diğer alacaklıların, borçlunun mal varlığını parçalamasını önlemek için konkordato talep edebilir.
Konkordato Başvurusu Nasıl Yapılır?
Gerekçeli dilekçe; iflâsa tabi olan borçlu için muamele merkezinin bulunduğu, merkezi yurt dışında ise merkez şubesinin bulunduğu yerdeki, iflâsa tabi olmayan borçlu için yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesine verilecektir.
Konkordato Talebine Eklenecek Belgeler Nelerdir?
Ön Proje: Ön proje tam anlamıyla bir borç ödeme planıdır.
Yasaya göre; bir konkordato ön projesinde;
-
Borçlunun borçlarını hangi oranda veya vadede ödeyeceği,
-
Alacaklıların alacaklarından hangi oranda vazgeçmiş olacağı,
-
Ödemelerin yapılması için borçlunun mevcut mallarının satılıp satılmayacağı,
-
Borçlunun faaliyetine devam edebilmesi ve alacaklılara ödemelerini yapabilmesi için gerekli malî kaynağın sermaye artırımı veya kredi temini yoluyla yahut başka bir yöntem kullanılarak sağlanacağı gösterilmelidir.
Borçlunun malvarlığı durumunu gösterir belgeler,
- Borçlu defter tutmaya mecbur kişilerden ise Türk Ticaret Kanunu’na göre hazırlanan son bilanço, gelir tablosu, nakit akım tablosu, hem işletmenin devamlılığı esasına göre hem de aktiflerin muhtemel satış fiyatları üzerinden hazırlanan ara bilançolar, ticari defterlerin açılış ve kapanış tasdikleri ile elektronik ortamda oluşturulan defterlere ilişkin e-defter berat bilgileri, borçlunun malî durumunu açıklayıcı diğer bilgi ve belgeler, maddi ve maddi olmayan duran varlıklara ait olup defter değerlerini içeren listeler, tüm alacak ve borçları vadeleri ile birlikte gösteren liste ve belgeler.
-
Alacaklıların alacak durumunu gösterir belgeler,
- Konkordatoya uyulması halinde alacaklının eline geçecek miktarla borçlunun iflası halinde alacaklının eline geçecek miktar arasındaki farkları gösterir bir tablo,
-
Konkordato ön projesinin gerçekleşebileceğini muhtemel gösteren finansal analiz raporları ve bunların dayanaklarının yer aldığı kayıtlar Sermaye Piyasası Kurulu veya Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumunca yetkilendirilen bağımsız denetim kuruluşu tarafından hazırlanan belgeler,
-
Konkordato teklifinin başarıya ulaşacağını muhtemel gösteren finansal analiz raporları,
-
Alacaklının konkordato için başvurması durumunda ise mahkeme yukarıda bahsi geçen belgeler için borçluya süre verecek ve bu süre içinde başarılı bir konkordato işleminin gerçekleşmesi için belgeleri isteyecektir. Konkordato işleminin gerçekleştirilebilmesi için verilen mahkeme ya da komiser tarafından da istenebilen belgeler ve kayıtlar.
Geçici Mühlet ve Kesin Mühlet Kavramları
Gerekli belgeler tam olarak sunulduktan sonra mahkeme belgelerin eksiksiz olarak mevcut olduğunu tespit ettiğinde derhâl geçici mühlet kararı verir ve borçlunun malvarlığının muhafazası için gerekli gördüğü bütün tedbirleri alır.
Mahkeme, geçici mühlet kararıyla birlikte konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olup olmadığının yakından incelenmesi amacıyla bir geçici konkordato komiseri görevlendirir.
Geçici mühlet üç aydır. Mahkeme bu üç aylık süre dolmadan borçlunun veya geçici komiserin yapacağı talep üzerine geçici mühleti en fazla iki ay daha uzatabilir, uzatmayı borçlu talep etmişse geçici komiserin de görüşü alınır. Geçici mühletin toplam süresi beş ayı geçemez.
Kesin mühlet hakkındaki kararın verilmesi, geçici mühlet içinde yapılması gereken bir işlemdir ve kesin mühlet kararı verilmesi mutlaka duruşma açılmasını gerektirir. Konkordato talebi incelenir ve ödemelerin gerçekleşebileceği anlaşılırsa 1 yıllık kesin mühlet verilir. Kesin mühlet verilirse konkordato komiseri, borçlunun tüm mallarının kıymet takdirini yapar ya da yaptırır. Komiser mevcut borçları her iki tarafa da bildirir, alacaklılar 15 gün içinde alacaklarını bildirmek durumundadırlar. Aksi takdirde konkordato haklarını kaybederler. Daha sonra alacaklılar konkordato projesi hakkında bir karara varırlar. Konkordato tasdik edilmezse borçlunun iflasına karar verilir konkordato tasdik edilirse borçlu konkordatodaki esasları izlemek durumundadır.
Konkardato Komiserinin Görevleri
-
Konkordato projesinin tamamlanmasına katkıda bulunmak,
-
Borçlunun faaliyetlerine nezaret etmek,
- Mahkemenin istediği konularda ve uygun göreceği sürelerde ara raporlar sunmak,
-
Alacaklılar kurulunu konkordatonun seyri hakkında düzenli aralıklarla bilgilendirmek.
Konkordato İşleminde Süre Sınırı
Bir borçlu hakkında konkordato talep edilmesi durumunda: 5 ay (3 ay + 2 ay ilave) geçici mühlet, 1.5 yıl (1 yıl + 6 ay ilave) kesin mühlet ve konkordato tasdiki için ilave altı (6) ay olmak üzere toplam 2 yıl 5 aylık süre içinde konkordatonun sonuçlandırılması gerekmektedir.
Mühlet Verilmesinin İcra Takiplerine Etkisi
Üç aylık geçici mühlet içerisinde borçlu aleyhine Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanuna göre yapılan takipler de dâhil olmak üzere hiçbir takip yapılamaz ve evvelce başlamış takipler durur, ihtiyatî tedbir ve ihtiyatî haciz kararları uygulanmaz, bir takip muamelesi ile kesilebilen zamanaşımı ve hak düşüren müddetler işlemez.
İstisna olarak alacağı rehin ile temin edilmiş alacaklılar haciz yolu ile takip başlatabilir. Ancak bu takip nedeniyle de muhafaza tedbirleri alınamaz ve rehinli malın satışı gerçekleştirilemez.
Konkordato Talebi Varken İflasa Karar Verilebilir Mi?
Borçlunun iflâsa tabi şahıslardan olması ve doğrudan doğruya iflâs sebeplerinden birinin mevcut olması hâlinde mahkeme borçlunun iflâsına re’sen (kendiliğinden) karar verir.
Konkordato Nasıl Bağlayıcı Hale Gelir?
Konkordato tasdik kararıyla bağlayıcı hale gelir ve bu bağlayıcılık bütün alacaklıları etkiler. Bağlayıcılık, konkordatoya kaydolmuş ve kayıt edilmiş alacaklılarla birlikte konkordatoyu kabul etmeyen alacaklılar açısından da geçerlidir. Bu konudaki tasdik sebepleri, teklif edilen konkordatonun ödeme planının borçlunun ödeme kaynaklarıyla orantılı olması hali, adi konkordatoda elde edilen tutarın borçlunun iflası halinde elde edilecek olan tutardan fazla olması, konkordato projesinin alacaklılar toplantısında kanunen öngörülen çoğunlukla kabul edilmiş bulunması, imtiyazlı alacaklıların alacaklarının tam olarak ödenmesinin ve mühlet içinde komiserin izniyle akdedilmiş borçların ifasının, alacaklı bundan açıkça vazgeçmedikçe yeterli teminata bağlanmış olması bu sebeplerdendir.
Mühlet Verilmesinin Sözleşmeler Bakımından Sonuçları
Borçlu, taraf olduğu sürekli borç ilişkilerini ve bu borç ilişkilerine ilişkin sözleşmeleri komiserin uygun görüşü ve mahkemenin onayını aldıktan sonra feshedebilecektir. Sözleşmelerde borçlunun konkordato talebinde bulunmasının sözleşmeye aykırılık teşkil edeceğine, haklı fesih sebebi sayılacağına yahut borcu muaccel hale getireceğine ilişkin hükümler mühlet kararı içinde uygulanmayacaktır.
Konkordatoda Kanun Yollarına Başvuru Mümkün Müdür?
Kesin mühlet talebinin kabulü ile mühletin kaldırılması talebinin reddine ilişkin kararlara karşı kanun yoluna başvurulamaz.
Kesin mühlet talebinin değerlendirilmesi sonucunda, hakkında iflâs kararı verilmeyen borçlunun konkordato talebinin reddine karar verilirse, borçlu veya varsa konkordato talep eden alacaklı bu kararın tebliğinden itibaren on gün içinde istinaf kanun yoluna başvurabilir. Bölge Adliye Mahkemesinin bu yönde vereceği karar kesindir.
Konkordatonun tasdikine ilişkin mahkemece verilecek karara karşı borçlu veya konkordato talep eden alacaklı, kararın tebliğinden; itiraz eden diğer alacaklılar ise tasdik kararının ilânından itibaren on gün içinde istinaf kanun yoluna başvurabilir. Bölge Adliye Mahkemesi bu yönde vereceği karara karşı on gün içinde temyiz yoluna başvurulabilir.
Konkordato feshedilebilir mi?
Konkordatonun kısmen feshi: Yeni konkordato projesi uyarınca kendisine ifa edilmeyen borçlar için her alacaklı konkordatoyu tasdik edip kesinliğe ulaşmasını sağlayan mahkemeye başvurarak kendisi hakkında konkordatonun feshini isteme hakkına sahiptir.
Konkordatonun tamamen feshi: Tasdik işlemini gerçekleştiren mahkemeye başvurmak suretiyle her alacaklı konkordatonun kötü niyetle sakatlandığını da belirterek fesih istemini mahkemeye yöneltmek hakkına sahip olup fesih kararı kesinleştiğinde ilan İcra ve İflas Kanunu’nun 288.maddesi uyarınca gerçekleştirilecektir.
Yiğit Parmaksız
Korhan Bakır
Sevgi Kılıç